• UEFA Avrupa Ligi'nde eşleşmeler belirlendi: UEFA Avrupa Ligi'nde play-off turu eşleşmeleri, 04 Ağustos 2025 tarihinde İsviçre'nin Nyon kentinde gerçekleştirilen kura çekimiyle belirlendi.<ul><li>Play-off turunda Samsunspor, Yunanistan ekibi Panathinaikos ile teknik direktör Arda Turan'ın yönettiği Shakhtar Donetsk arasındaki eşleşmenin galibiyle karşılaşacak.</li><li>Maçlar, 21 ve 28 Ağustos tarihlerinde oynanacak.</li><li>Eşleşmeler arasında Hamrun Spartans (Malta) - Maccabi Tel Aviv (İsrail) ve Dinamo Kiev (Ukrayna) - Pafos (Kıbrıs Rum Kesimi) gibi takımlar yer aldı.</li><li>Diğer eşleşmeler arasında Lech Poznan (Polonya) - Kızılyıldız (Sırbistan) ve PAOK (Yunanistan) - Wolfsberger (Avusturya) da bulunmaktadır.</li></ul>

Canlı Gündem

Sezon başından bu yana Süper Kupa ve Şampiyonlar Ligi elemeleri sonrası çıktığı hiçbir maçı kaybetmeyen Galatasaray’da buna rağmen Okan Buruk, yönetim ve futbolcular sert şekilde eleştiriliyor. Süper Lig’de Hatayspor, UEFA Avrupa Ligi’nde Dinamo Kiev’e karşı alınan beraberlikler, 9 Ağustos’tan bu yana çıktığı 27 resmî maçta (Şampiyonlar Ligi elemeleri hariç) 19 kez kazanıp 8 kez berabere kalan ve rekorlar kıran, ligde en yakın rakibine 6 puan fark atan takımın algılanma biçimini bir anda değiştirdi. Ortada sosyal medya tabiriyle yersiz bir “yangın” mı var, yoksa panik hâli meşru gerekçelere mi dayanıyor? Bu konuda doğrudan yargıda bulunmak yerine Galatasaray’ın uzun süredir hissedilen ama sonuçlara geç yansıyan problemlerini tanımlayalım.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Takımın fizik durumu iflasa yaklaştı</h2>3 Ağustos’tan beri 30 resmî maç oynayan Galatasaray’da Okan Buruk, neredeyse hiç rotasyona gitmedi. Buruk, bunun temel sebebini şampiyonluk yarışının yoğunluğuna bağlıyor. Doğru, puan kaybına tahammül yok. Bu yüzden savunmada Davinson-Abdülkerim, orta sahada Torreira-Sara, hücumda Barış Alper Yılmaz-Mertens-Yunus Akgün-Osimhen vazgeçilmez parçalar olarak neredeyse hiç dinlenmeden oynuyorlar. Yedekler arasında en düzenli dakika alan oyuncular Michy Batshuayi, Roland Sallai, Berkan Kutlu. Kerem Demirbay ve Elias Jelert de geriden geliyor. Ancak bu dakikaların ne asları dinlendirmeye ne de yedeklerin form tutmasına yettiğini söylemek mümkün. Bu durum hem ilk 11’deki oyuncuların zaman geçtikçe yorulmasına ya da sakatlanmasına hem de alternatif oyuncuların kendilerini gösterecek zaman bulamamasına neden oluyor. Bugün gelinen aşamada ilk 11’deki birçok ismin fiziksel ve mental açıdan tükendiğini görmek mümkün.Bu sorunu katlayan bir diğer unsur da Okan Buruk’un fazlasıyla fizikselliğe dayanan oyun taktiği. Galatasaray’ın oyunu inatçı bir ön alan presine dayanıyor ve bu yoğunluk, rotasyonla desteklenmediği ve oyuncu grubunun özellikleriyle tam uyuşmadığı için hem 90 dakikaya hem de sezon geneline yayılmakta zorlanıyor.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Taktik alternatifsizlik ve belirsizlik</h2>Öyleyse Galatasaray’ın yaşadığı sorunların bir diğer önemli nedenine geçelim. Okan Buruk’un ön alan presine ve direkt hücumlara dayanan oyun mantalitesinin aradan geçen 2.5 yıla rağmen çeşitlenmemesi sarı-kırmızılıları belli rakipler ve maç senaryoları karşısında sınırlıyor. Öne geçilen maçlarda takımı aktif dinlendirecek, rakibi koşturacak bir set geleneğinin geliştirilmemesi, topa sahip olmanın sadece yüksek eforlu hücumlarla işler kılınabilmesi yorgunluk çöktüğü zaman takım savunmasının da çökmesine neden oluyor. Galatasaray bu yıl Kasımpaşa, Eyüpspor, Rigas Skola, Dinamo Kiev gibi maçlarda öne geçmesine, bazılarında 2 hatta 3 fark yakalamasına rağmen yakalandı. Tottenham, Elfsborg, Göztepe, Trabzonspor gibi müsabakalarda ise deyim yerindeyse ucuz kurtuldu. Bu durum artık neredeyse takımın kimliğine yapışan bir kırılganlığa işaret ediyor ve oyuncuların özgüvenini zedeliyor.Hem taktik hem personel alanında altenatifsizlik ve rotasyonsuzluğun bu kadar hakim olduğu bir yerde Okan Buruk, Victor Osimhen transferi sonrası Osimhen ve Icardi’ye ilk 11’de yer açmak için bir 3’lü denemesine de girişti. Bu deneme çok iyi sonuçlar verebileceğini gösterdi ama Icardi’nin sakatlığı sonrası 3-4-1-2’yi 3-4-2-1 şeklinde güncelleme fikri hızla sönümlendi. Oysa Buruk yoluna 3’lü devam etse, kadroda şu an yer bulamadığı, rotasyona sokamadığı bazı oyuncuları daha kolay değerlendirebilirdi. Bunların başında 11 milyon avroya transfer edilen ama fiziksel zayıflığı nedeniyle 4’lünün sağ bekinde oynayamayacağı fikri hakim olan Elias Jelert geliyor. Jelert 3’lü bir sistemde kanat beki olarak görev alabilir ve kendisini daha fazla gösterme fırsatı bulabilirdi. Şu anda ise haklı olarak “büyük bir transfer başarısızlığı” olarak niteleniyor.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Hatalı kadro mühendisliği</h2>Jelert’ten bahsettiğimize göre hatalı kadro mühendisliğine de gelebiliriz. Gördüğünüz gibi sarı-kırmızılılardaki tüm problemler (rotasyonsuzluk, taktik kısırlık, fiziksel tükeniş) aslında birbirinden güç alıyor. Taktik kısırlıkla birlikte temel sorun ise hatalı kadro mühendisliği. Sezon başında vuran Victor Osimhen piyangosu sayesinde uzun bir süre ötelenen bu sorun, artık gizlenemiyor. Sarı-kırmızılıların hâlâ sağ bek ve stoper arıyor olması, kanat rotasyonuna Ahmed Kutucu’yu eklemesi, 37 yaşındaki Dries Mertens’in yedeğinin olmaması, sol beke alınan Ismael Jakobs’un sakatlık sorunu ve 2.5 milyon avro maaş ödenen hücum oyuncusu Roland Sallai’nin takımda kendine ancak sağ bek yedeği olarak yer bulabilmesi hatalı planlamanın kanıtları arasında yer alıyor.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Muslera meselesi</h2>Değinilmesi gereken son problem ise bir kulüp efsanesi olsa da Dinamo Kiev maçında yuhalanmaktan kurtulamayan Fernando Muslera’nın durumu. Profesyonel kariyerinin son sezonunu geçiren 38 yaşındaki Uruguaylı, artık kalecilik melekelerinde büyük bir düşüş yaşıyor. Galatasaray’ın kalesini bulan isabetli ilk şutların gol olma oranı artarken takım savunmasındaki kriz de Muslera’nın performansını aşağı çekiyor. Okan Buruk’un öğrencileri, sezon başından beri sadece 4 maçta kalesini gole kapatabildi. Buruk döneminin açık ara en fazla gol yenilen sezonu yaşanıyor ve tüm bunlara rağmen namağlup ünvanının 3 kulvarda da korunuyor olması büyük bir şans. Ancak Okan Buruk ve ekibi bugünkü pozisyonun ne kadar şanslı olduğunu kabullenip, çoktan yapması gereken dokunuşları hayata geçirmezse bu ünvanın ömrü çok uzun olmayacaktır.

Punto 

Galatasaray hâlâ yoluna namağlup devam ediyor ama hepsi birbirini besleyen ve teknik heyetin el atmakta geç kaldığı problemler, gün geçtikçe daha da belirginleşiyor.

Namağlup ama tedirgin: Galatasaray’da sürmenaj

• UEFA Şampiyonlar Ligi 2. Ön Eleme Turu’nda Fenerbahçe - Dinamo Kiev karşılaşmasında Ülker Stadyumu tribünlerinde yapılan “Vladimir Putin” tezahüratı, ulusal ve uluslararası alanda büyük tepki çekti.<ul fr-original-style="padding-inline-start: 20px;" style="padding-inline-start: 20px; margin-top: 0px; margin-bottom: 1em; list-style-position: inside; box-sizing: border-box;"><li fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Peki ya şimdi?: UEFA, taraftarların uygunsuz davranışları sebebiyle Fenerbahçe’yle ilgili disiplin soruşturması başlatıldığını açıkladı. Fenerbahçe yaptığı resmi açıklamada, tribünlerin bir bölümünden yükselen tezahüratı “kesinlikle kabul etmediğini” ve tezahüratın “kulübün kurumsal duruşunu temsil etmediğini" belirtti.</li><li fr-original-style="" style="box-sizing: border-box;">Bir adım geriden: Açıklamada, “Barış İçin Futbol” sloganıyla &nbsp;nisan ayında Shakhtar Donetsk ile oynanan hazırlık maçı hatırlatıldı.</li></ul>

Aposto Gündem

<a fr-original-style="" href="https://www.instagram.com/bartukafa/" rel="noopener noreferrer" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Bartu Kafa</a>1996 yılı Şampiyonlar Ligi Finali&nbsp;— gözler, Juventus’un klasik siyah-beyaz ve çubuklu formasının aksine mavi ağırlıklı, omuzlarında birer sarı yıldız bulunan sıra dışı Kappa tasarımının üzerinde. Rakip, Amsterdam temsilcisi Ajax. Futbolun sadece futbol olmadığını bir kere daha hissediyor sporseverler. 10 numaralı formanın üzerinde Del Piero yazıyor; oyuncuların tavrında ve tarzında futbolun ruhundan gelen bir asalet var.O yıl normal süresi Fabrizio Ravanelli ve Jari Litmanen’in golleriyle 1-1 biten mücadele, eşitlik uzatmalarda da bozulmayınca penaltılara kadar uzanıyor ve kupa, penaltılar sonrasında 4-2’lik skorla tarihinde 2. kez Juventus’un oluyor.<img src="https://images.aposto.com/2022/0/3/1643198667896.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" alt="Del Piero" ratio="1.50" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Del Piero, 1995-1996 sezonunun Kappa tasarımı formasıyla Kaynak:&nbsp;<a fr-original-style="" href="https://www.fanpage.it/sport/calcio/lultima-champions-vinta-dalla-juventus-il-marchio-di-del-piero-e-lippi/" style="color: rgb(9, 9, 9); text-decoration: none; background-color: transparent; outline: none; cursor: pointer; transition: color 0.3s ease 0s; touch-action: manipulation; user-select: auto; box-sizing: border-box;" target="_blank">Fanpage</a><hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;">26 yıl öncesinde futbolun ruhunun bugünlerden biraz daha farklı olduğunu söylemek mümkün. Günümüzde artık UEFA Avrupa Ligi’nde görmeye alıştığımız çoğu kulübün o yılllarda Şampiyonlar Ligi’nde boy göstermesi, hatta o yıl Şampiyonlar Ligi’ne Birleşik Krallık’tan katılan tek ekibin Blackburn Rovers olması bile oldukça ilginç gelebilir genç sporseverlere.<h2 fr-original-style="" style="margin: 0px; color: rgba(0, 0, 0, 0.85); font-weight: 500; padding: 0px; box-sizing: border-box;">Dönemin futbol ruhu</h2>Grup elemelerinde yapılan şikenin ortaya çıkması sonucu Dinamo Kiev’in turnuvadan men edilmesi ve bunun Aalborg’un gruplardan çıkmasına vesile olması gibi sansasyonel olaylarla da dönemin futbol ruhu şekilleniyor.Bir yandan Barcelona, Bayern Münih, Manchester City veya PSG gibi endüstriyel futbol devlerinin o zaman o kadar da “dev” olmayarak yer almadığı bu şampiyona, galibiyetlere 3 puan verilen ilk turnuva olmuş — daha önce galibiyetlere 2 puan verildiğini, bilmiyorum, günümüzde kaç kişi hatırlıyor.Formalar: Sporun modayla birleştiği alan, geçmişten günümüze değişimin içinde yer alarak evrilen ve dönüşen ruhun önemli bir parçası olmaya devam ediyor.Günümüzde özellikle taraftarların bir kısmının “sıkı-sıkı-sarıl-bırakma” tarzındaki slim fit formalardan şikayet ettiğini, tribünde rahatça kulübünü destekleyemediğini bilsek de 1990’lı yıllarda durum çok da öyle değil.<img src="https://images.aposto.com/2022/0/3/1643198510943.png" style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px; border-style: none; position: relative; cursor: pointer; padding: 0px 1px; box-sizing: border-box;" width="550" alt="Fabrizio Ravanelli" ratio="1.24" fr-original-style="display: block; vertical-align: top; margin: 5px auto; text-align: center; width: 100%; max-width: 550px;" fr-original-class="fr-draggable">Fabrizio Ravanelli, 1995-1996 sezonu formasıyla Kaynak: Planet Football<hr fr-original-style="" style="height: 0px; overflow: visible; border-bottom: none; clear: both; user-select: none; break-after: page; box-sizing: border-box;">Bir kere daha 1996 yılı Şampiyonlar Ligi Finali’ne dönerek 1990’lı yılların şıklığını örneklendirebiliyoruz. Kappa’nın Juventus için hazırladığı forma kiti, o dönem oldukça avangart ve ardından klasikleşen bir tasarıma dönüşüyor.Formanın iki yakasının birleşimindeki Juventus arması, sonunda sol veya orta göğüs bölgesi dışında kendisine bir yer buluyor. Her 10 şampiyonlukta bir verilen yıldızlar da formanın sol göğüs kısmında tek başına durmaya devam ediyor. Bu ele alış biçimini — şimdilerde trend olan — minimalist bir yaklaşım olarak değerlendirmek de mümkün.Sadece Juventus değil: O dönemde forma tasarımlarıyla kalplere gol atan ve “Futbol sadece futbol değildir,” dedirten daha pek çok forma tasarımı mevcut. Gözlerin benimsediği formaların her birini 1996 Şampiyonlar Ligi’nde görememiş olsak da Juventus’un efsane çubuklusuna benzeyen ve taraftarının gözünde ayrı bir yer tutan 1996 Real Betis ve Barcelona’nın Kappa çubuklu tasarımlarını anmadan geçmeyelim.Metamorfoza uğrayan zamanın ruhu, futbolu da derinden etkilemeye devam ededursun, biz futbolun hayata ve hayatın futbola yansımasından aldığımız büyük keyifle yeni anılar edinmeye devam edelim.

Daha önce galibiyetlere 2 puan verildiğini, bilmiyorum, günümüzde kaç kişi hatırlıyor.

1996 Şampiyonlar Ligi: Üzerimizde futbolun ruhu

• Ukrayna Ligi'nde Mircea Lucescu'nun çalıştırdığı Dinamo Kiev şampiyonluğa ulaştı. Kiev ekibi, Shakhtar Donetsk'in üst üste dört yıllık şampiyonluk serisini sonlandırdı. Ayrıca Ukrayna Süper Kupası'nın ardından ligde de şampiyonluğa ulaşan Kiev sezonu duble yaparak kapattı.

• Dünün öne çıkan karşılaşmaları:<ul><li>UEFA Şampiyonlar Ligi H grubu: Manchester United 4 - 1 Başakşehir</li><li>UEFA Şampiyonlar Ligi G grubu: Dinamo Kiev 0 - 4 Barcelona</li></ul>

• Beşiktaş'ta kiralık olan Kevin-Prince Boateng, sözleşmesinin sona ermesinin ardından takım ile <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTVmMTllMWRjMzJiZGI5MDAwN2UyNzA2YiZ1cmw9aHR0cHMlMjUzQSUyNTJGJTI1MkZ3d3cudHJ0c3Bvci5jb20udHIlMjUyRmhhYmVyJTI1MkZmdXRib2wlMjUyRnN1cGVyLWxpZyUyNTJGYm9hdGVuZy1iZXNpa3Rhc2EtdmVkYS1ldHRpLTIxMzQyMi5odG1s"">vedalaştı</a>.&nbsp;<ul><li>Burak Yılmaz: TRT Spor'un iddiasına göre kulüpten alacağı 1 milyon avrodan vazgeçen 35 yaşındaki forvet kulübünden bonservisini aldı ve Fransa Ligue 1 ekiplerinden Lille ile 2 yıllık anlaşmaya <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTVmMTllMWRjMzJiZGI5MDAwN2UyNzA2YiZ1cmw9aHR0cHMlMjUzQSUyNTJGJTI1MkZ3d3cudHJ0c3Bvci5jb20udHIlMjUyRmhhYmVyJTI1MkZmdXRib2wlMjUyRnRyYW5zZmVyLWd1bmRlbWklMjUyRmJ1cmFrLXlpbG1hei1saWxsZWRlLTIxMzQyNy5odG1s"">vardı</a>. &nbsp;</li><li>Luiz Gustavo: L'Equipe gazetesinin haberine göre Olimpik Lyon, Fenerbahçe'den Luiz Gustavo ile <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTVmMTllMWRjMzJiZGI5MDAwN2UyNzA2YiZ1cmw9aHR0cHMlMjUzQSUyNTJGJTI1MkZ3d3cuZmFuYXRpay5jb20udHIlMjUyRmx1aXotZ3VzdGF2b3lhLWZyYW5zaXotZGV2aW5kZW4ta2FuY2EtMjE1OTkwNA=="">ilgileniyor</a>. &nbsp;</li><li>Dinamo Kiev: Teknik direktörlük görevi için Mircea Lucescu ile 2 yıllığına <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://link.apostonews.com/click?uri=aHR0cHM6Ly9saW5rLmFwb3N0b25ld3MuY29tL2NsaWNrP3N0b3J5PTVmMTllMWRjMzJiZGI5MDAwN2UyNzA2YiZ1cmw9aHR0cHMlMjUzQSUyNTJGJTI1MkZ3d3cudHJ0c3Bvci5jb20udHIlMjUyRmhhYmVyJTI1MkZmdXRib2wlMjUyRmR1bnlhZGFuLWZ1dGJvbCUyNTJGbHVjZXNjdS1kaW5hbW8ta2lldmktY2FsaXN0aXJhY2FrLTIxMzQxMi5odG1s"">anlaştı</a>. 74 yaşındaki teknik direktörün sözleşmesinde 1 yıl opsiyon bulunuyor.</li></ul>

Dinamo Kiev ile ilgili hikayeler